Çeşitli süs eşyalarının yanı sıra tesbih ve ağızlık yapımında da kullanıldığı da görülen kehribarın, eskiden afrodizyak özelliği ile uyarıcı olarak kullanıldığı da bilinen bilgiler arasındadır. Günümüzde ilaç sektöründe de geniş bir yer bularak kullanılan kehribar, ülkemizde genel olarak ilaç sektöründen ya da kozmetik sektöründen ziyade tesbih yapımında kullanılmaktadır.
Ülkemizde daha çok sıkma kehribar olarak bilinen kehribar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde çok kullanılan bir tesbih ve süs eşyası malzemesi olarak bilinmektedir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde sıkma kehribar, tesbih taşımanın çok pahalı olmasından dolayı sadece devlet büyüklerinde görülen bir durum halini almıştı. Sıkma kehribardan elde edilen tesbihler, günümüzde olduğu gibi Osmanlı İmparatorluğu döneminde de her tesbih ustasının yapabileceği türden bir tesbih değildi. Emek, işçilik ve belli bir el becerisi ile bu işe yıllarını adamış ustalar tarafından yapılabilen bir tesbih türü olan sıkma kehribar teşbih, bu özelliğinden dolayı da pahalı aksesuarlar arasında olmayı başarmıştı.
Kehribar’ın günümüze kadar geçirdiği kullanım alanlarına baktığımızda eski tarihlerde tıp alanında kullanıldığını görürüz. Ancak günümüzde kehribarın bu alanda artık bir kullanım şekli bulmadığını bilinmelidir. Kehribarın halk arasında ya da bazı kaynaklarda amber mürekkebi olarak isimlendirildiğini de söylemeden geçmeyelim. Amber mürekkebi ilk çağlardan bu yana güzel kokusu ile parfüm üretiminde kullanılmıştır.
Eski tarihlerde Antik Roma’da Kehribar çeşitli akıl hastalıklara karşına karşı koruyucu olarak da kullanılmaktaydı. Aynı zamanda bal ile karıştırılan Kehribar kulak burun boğaz hastalıklarında etkili sonuçlar gösterdiği de gözlemlenmişti ve bu şekilde bir ilaç olarak kullanılmıştı.
Aynı şekilde kehribar taşının guatr ya da baş ağrısı gibi hastalıklara da iyi geldiği söylenmektedir. Bir diğer inanış ise Kehribar taşının sol el ile tutulması durumunda vücuttaki negatif elektrik yükünü topladığına inanıldığı için tesbih olarak kullanımı daha da yaygınlaşmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder