Halk arasında değerli bir taş olarak bilinen kehribar aslında bir ağacın fosilleşmiş reçinesidir. Birbirinden farklı doğal renkleriyle, günümüzde genel olarak süs eşyası yapımında kullanılan kehribardan, tarihte şifa amaçlı fayda sağlanmıştır.
Sıklıkla süs eşyası yapımında kullanılan kehribar, çok açık sarı tonlarından kızıl tonlarına kadar birçok renkte bulunan, yarı saydam formda olan ve kırılgan yapıdaki bir fosildir. Baltık Deniz’inden çıkartılan kehribar, uzun yıllardır özellikle kadınların süs eşyalarının yapımında kullanılmaktadır. O kadar parlak ve güzel renklidir ki diğer saydam taşlarla karşılaştırmasını yapmak mümkün değildir. Kehribara yapışmış fosil böcekler, diğer taşlarda görülmeyen özelliklerden biridir.
Avrupa’daki kehribar yatakları en çok Romanya, İsveç, Ukrayna, İngiltere ve Hollanda’dadır. Bunlar kehribarın ikinci vatanlarıdır. Aslında İskandinav ülkeleri ve Polonya’nın Baltık Deniz’i en önemli kehribar yataklarındandır. Bu bölgelerde eski zamanlarda büyük ormanların var olduğu düşünülmektedir. Kıtalar arası coğrafi olaylar neticesinde de ormanlar su altında kalmıştır. Süs eşyalarında kullanılan taşın içinde böcek, çiçek ve yaprak kalıntıları hiçbir bozulmaya yer vermeden mumyalanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder